| Dürüst davranma kuralı, haksız rekabetin tanımında belirleyici role sahiptir. Hukuka uygun, bozulmamış rekabet ortamında katılanlar; piyasanın tüm aktörlerinin (rakipler, mal/hizmet tedarik edenler) dürüst davranış kurallarına göre hareket edeceğine güvenmek hakkını haizdir. Dürüstlük kuralının ihlâl edilmesi halinde güvene aykırı hareket edilmiş olur; bu durum da haksız rekabete yol açar.
Bu çerçevede haksız rekabet TTK 54.2'de, rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar olarak tanımlanmıştır.
TTK 54.2'de yer alan hüküm karşısında haksız rekabetten söz edilebilmesi için kusura gerek yoktur. Failin kusurlu davranıp davranmadığı, sadece haksız rekabet nedeniyle hangi tür davaların açılabileceğinin belirlenmesi yönünden önem arz eder. TTK 56.1'e göre tespit, men ve haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılması için dava açılmasında kusur şartı aranmadığı halde haksız rekabet nedeniyle tazminat istenebilmesi, kusurun varlığına bağlıdır (bkz. TTK 56.1.d).
Başlıca Haksız Rekabet Halleri
TTK'da, haksız rekabete ilişkin genel hükme (md. 54.2) yer verildikten sonra uygulamada sık karşılaşılan, dürüstlük kuralına ters düşen bazı davranış örnekleri sayılmıştır (md. 55).
TTK 55*teki sayma, madde metninden de anlaşılacağı üzere sınırlayıcı nitelikte değildir.TTK md. 55'te sayılmamakla birlikte, genel hüküm olan 54.2. madde. nin kapsamına giren davranışlar da haksız rekabet oluşturur. TTK 55'te sayılan kategorilerden birinin kapsamına girdiği saptanan davranış için artık genel hükme (md. 54.2) göre bir inceleme yapılmasına gerek kalmaksızın bu davranışın doğrudan haksız rekabete yol açtığı kabul olunur.
TTK 55”te sözü edilen durumlar altı kategori içinde toplanmıştır.
İlk kategoriyi, dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleriyle diğer hukuka aykırı davranışlar oluşturmaktadır (md. 55.1.a).
Bu anlamda reklam, bir mal veya hizmetin satışını ya da kiralanmasını sağlamak, hedef kitleyi oluşturanlar bilgilendirmek, ikna etmek amacıyla herhangi bir mecrada yazılı, görsel ve işitsel ve benzeri yollarla gerçekleştirilen pazarlama iletişimi niteliğindeki duyuruları ifade eder (Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği 4.1.n).
Başkalarını veya onların mallarını, iş ürünlerini, fiyatlarını, faaliyetlerini yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemek haksız rekabet sayılır (TTK 55.1.a.1)2.
Kendisi, ticari işletmesi, malları, ürünleri ve faaliyetleri hakkında gerçek dışı veya yanıltıcı açıklamalarda bulunmak veya aynı yollarla üçüncü kişiyi rekabette öne geçirmek de haksız rekabet oluşturur (TTK 55.1.a.2). Mal ve hizmetin fiyatının başka bir mal veya hizmete bağlı olması halinde, reklamda yer verilen fiyattan yararlanılabilmesi için yerine getirilmesi gereken koşullar açıkca gösterilmelidir (Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği 13.6).
Reklamda yer alan araştırma sonuçları, bilimsel yayınlardan yapılan alıntılar çarpıtılamaz (Yönetmelik 7.8.a).
Paye, diploma veya ödül almadığı halde bunlara sahipmişçesine davranarak müstesna bir yeteneğe malik olduğu izlenimini uyandırmaya çalışmak veya bu amaçla yanlış unvan yahut mesleki isimler kullanmak da haksız rekabettir. Bu anlamda “yüksek mühendis” olmayan bir kişinin bu unvanı kullanması haksız rekabettir (TTK 55.1.a.3).
2 numaralı alt bendin kapsamına özellikle yanlış ya da yanıltıcı bilgilere dayanan yanıltıcı (aldatıcı) reklamlar girer!. Bir reklamda yer alan bilgi, gerçeğe uygun olsa da, veriliş biçimi itibariyle tüketicilerde yanlış izlenim doğuruyorsa reklam gene aldatıcı sayılır. Reklamlarda abartılı ifadelerin kullanılmış olması, her zaman reklamın aldatıcı olduğunu göstermez. Örneğin bir benzin şirketinin kendisi tarafından üretilen benzini kullanan araç sahiplerinin, benzin depolarında kaplan taşıdıkları şeklindeki reklamı, abartılıdır ancak aldatıcı değildir). Buna karşılık tek satıcı olmadığı halde tek satıcıymış gibi reklam yapılması ya da tek bir işletmeye sahip olan tacirin unvanında “müesseseleri” kelimesine yer vermesi de bir haksız rekabet oluşturur”.
Aynı şekilde ilgili kuruluştan izin alınmadan TSE markasının kullanılması!; Türkiye'de üretilen bir malın yabancı menşeli olduğu yolunda yapılan reklam da aldatıcı niteliktedir. Yabancı bir işletmeden alınan lisansa dayanılarak üretilen mallar için de, bu malların lisans verenin ülkesinde üretildiği izlenimini verecek şekilde reklam yapılamaz”.
Bir Yargıtay kararında da, üretilen otomobil camlarının mikalı olduğu yolunda reklam yapılmasına rağmen sonradan camların mikalı olmadığının anlaşılması halinde yanıltıcı şekilde hareket edilmiş olacağı kabul edilmiştir.
5. alt bent ise, karşılaştırmalı (mukayeseli) reklamlarla ilgilidir. Mukayeseli reklam, bir mal veya hizmetin tanıtımı esnasında, rakip mal veya hizmetlere ilişkin unsurların kullanıldığı reklamları ifade eder (Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği 4.ğ). Mukayese konusu mal ve hizmetlerin, aynı nitelikte olması ve aynı ihtiyaca cevap vermesi gerekir (Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği 8.1.c). Mukayese, mal ve hizmetlerin fiyatı dahil bir ya da daha fazla maddi, esaslı doğrulanabilir ve tipik özellikleri konusunda yapılır (Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği 8.1.d). Karşılaştırmanın, aynı amaca yönelik mal/ hizmetler arasında, dürüstlük kurallarına uygun biçimde yapılması; başka bir deyişle karşılaştırmanın yanlış, yanıltıcı veya rakibin emeğini, faaliyetini sömürücü, kötüleyici olmaması gerekir”. Dolayısıyla bir üretici, ürettiği malın en az başka bir üreticinin malı kadar iyi olduğu yolunda reklam yapamaz. Örneğin “Persil değil, ama en az onun kadar iyi” şeklindeki bir reklam, Persil üreticisinin, uzun bir çaba sonucunda elde ettiği başarıdan, başka bir kişinin herhangi bir ücret ödemeden ve çaba göstermeden yararlanması anlamını taşıyacağından, haksız rekabet teşkil eder.
“En iyi”, “en büyük”, “en eski” şeklindeki reklamlar da, gerçeğe uygun olduğu sürece, aldatıcı sayılmaz. Bilimsel araştırma sonuçlarının reklamlarda kullanılması halinde ise, tüm sonuçların tam ve doğru olarak tüketiciye yansıtılması gerekir. Bilimsel araştırma sonuçlarından bir kısmının yanlış degerlendirmelere yol açacak şekilde açıklanması, aldatıcı reklam teşkil eder. Reklam verenler ticari reklamlarında yer alan iddialarını ispatla yükümlüdürkr (TKHK 61.6).
Başkasının malları, iş ürünleri, faaliyet ve işleri ile karıştırılmaya (iltibas) yol açacak yöntemlere başvurulması da, bir diğer haksız rekabet halidir (TTK 55.1.a.4). Bu anlamda “karıştırılma” öncelikle mal ya da iş ürünlerinin dış görünüşleri itibariyle yanıltmayı, kandırmayı, yanlış algılanmaya neden olmayı ifade eder”. Tescilli bir ticaret unvanı, işletme adı, marka başka bir kişi tarafından iltibasa yol açacak şekilde kullanılırsa, tescili yaptırmış olan kişi, ilgili özel hükümlere dayanarak (TTK 52; 556 sayılı KHK 62 vd.) hakkını koruyabilir. Dolayısıyla TTK 55.1.a.4'e dayanılması, özellikle unvan, işletme adı, marka gibi tanıtma vasıtalarının tescilli olmadığı hallerde önem kazanır. Bu durumda TTK 55.1.c'ye dayanılması da söz konusu olabilir.
Seçilmiş bazı mal veya iş ürünlerini birden çok kere tedarik fiyatının altında satışa sunmak, bu durumu reklamlarda özellikle vurgulamak suretiyle, müşterilerini kendisinin ya da rakiplerinin yeteneği hakkında yanıltmak da başka bir haksız rekabet halidir (TTK 55.1.a.6)9.
Müşteriye, satın alacakları mal yanında hediye vermeyi, sair avan lar sağlamayı vaad ederek, onun, sunumun kalitesi, fiyatı hakkında fazla şünmeden satın almaya yönlendirilmesi de, dürüstlük kuralına aykırı düşe (TTK 55.1.a.7). Ayrıca bkz. Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalş Yönetmeliği 15.1.b.
Saldırgan satış yöntemleri kullanmak suretiyle müşterinin karar verme özgürlüğünü sınırlamak (TTK 55.1.a.8). Bu anlamda beklenmedik bir anda evin kapısına gelerek veya yoldan zorla çevirerek yapılan satışlar da haksızre. kabet oluşturur!. Saldırgan satış yönteminin belirlenmesi ile ilgili olarak bkz, Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği 31.
TTK 55.1.a.9'da ise; malların, iş ürünlerinin, faaliyetlerin, özelliklerini, kullanım amaçlarını, tehlikelerini gizleyerek müşterilerin yanıltılması hali vurgulanmıştır.
TTK 55.1.a hükmünün 10, 11 ve 12. alt bentleri, doğrudan tüketicinin korunması ile ilgili haksız rekabet hallerini düzenlemektedir. Amaç, tüketici kredilerinde, taksitli satış veya benzeri satış şartlarında, formlarda, ilân ve reklamlarda kullanılan belirsiz, yanıltıcı, aldatıcı, eksik ifadelere karşı tüketicilerin korunmasıdır.Taksitle satış sözleşmesinde bulunması gereken hususlar, BK 253/1/'te sayılmıştır.
TTK 55.1'in (b) bendinde, sözleşmenin taraflarından birinin sözleşmeyi ihlâle veya sona erdirmeye yöneltilmesi hali düzenlenmiştir.
Haksız rekabet hukukunun temelini oluşturan emek ilkesinin bir yansıması olan (c) bendinde, başkalarının iş ürünlerinden yetkisiz yararlanma hali, dürüstlüğe aykırı bir davranış olarak değerlendirilmiştir. Hükmün kap" samına, fikri mülkiyet hukukunda özel olarak korunmayan iş, faaliyet, üretim yönünden önem taşıyan teklif, hesap, plân gibi ürünlerden izinsiz yararlanmak
İzinsiz olarak ele geçirdiği bilgileri, iş sırlarını değerlendirmek; baş kasına ait üretim veya iş sırlarını hukuka aykırı olarak ifşa etmek de haksız rekabettir (TTK 55.1.d).
Bu bend anlamında sır, sadece hiç bilinmeyeni değil, ancak uzun ve masraflı bir çalışma sonucunda elde edilebilen bilgileri de ifade eder. Sırrın, mutlaka yeni (orijinal) nitelikte olmasına gerek yoktur. İsim ve adres yanında başka bazı bilgileri de içeren müşteri listesi, bu anlamda sır sayılabilir.
Bendin kapsamına, işletmenin, üretim, dağıtım, organizasyon ve yönetim alanında oluşturduğu teknik-ticari bilgi ve tecrübelerin değerlendirilmesi hali de girer.
TTK 55.1.e'de ise, özellikle kanun ya da sözleşmeyle rakiplere de yüklenmiş olan veya bir meslek dalında yahut çevrede olağan olan iş şartlarına uyulmamasının da dürüstlüğe aykırı bir davranış oluşturacağı gösterilmiştir.
Örneğin, ülkemizde indirimli satışların" belli dönemlerde yapılması ilgili meslek kuruluşlarınca zorunluluk haline sokulmuştur. Bir satıcının belirlenen dönemler dışında indirimli satış yapması haksız rekabet sayılır. Bilgisayar kursları açılması hususunda ilgili Bakanlık'tan izin alınması gerekir; izin alınmadan kurs açılması da haksız rekabettir”. Çevre ve gıda mevzuatına aykırı davranışlar da, haksız rekabet oluşturur.
Dürüstlük kuralına aykırı ve özellikle yanıltıcı bir şekilde diğer taraf aleyhine işlem koşulları kullanılması da haksız rekabettir (TTK 55.10) Bilindiği üzere (genel) işlem koşulları; düzenleyenin ileride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanmak amacıyla, önceden, tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleridir (BK 20/1). Borçlar hukuku açısından, karşı tarafın menfaatine aykırı genel işlem koşulları, kural olarak yazılmamış sayılır (BK 21). Bu konudaki ayrıntılı yazımıza haksız şart adlı makalemizden ulaşabilirsiniz
TIK 55.1.1 açısından, yanıltıcı bir şekilde diğer taraf aleyhine doğndan veya yorum yoluyla uygulanacak kanuni düzenlemelerden önemli ölçüde ayrılan işlem koşulları kullanılması haksız rekabet teşkil eder.
Bu anlamda “kanuni düzenleme”, emredici ya da düzenleyici kanun hükümleri ile doktrin ve içtihatlar yoluyla oluşturulan düzeni ifade eder. Kanuni düzenleme, belli ölçüde, hakkaniyeti yansıtır ve bu bağlamda hak ve borçların sözleşme tarafları arasında hakça paylaşılmasını sağlar.
“Yorum yoluyla uygulanacak kanuni düzenleme” ibaresi, hükmün kapsamına, isimsiz sözleşmelerin de alındığını gösterir.
TTK 55.1.2'de ise, sözleşmenin niteliğine önemli ölçüde aykın haklar ve borçlar dağılımını öngören, önceden yazılmış genel işlem koşullarını kullananların dürüstlüğe aykırı davranmış olacakları belirtilmektedir. “Sözleşmenin niteliği” ibaresi, yapılması amaçlanan sözleşme ile doğrudan ilişkili olmayan olağandışı ve şaşırtıcı hükümleri saptamaya yardımcı olur.
Haksız rekabet konusunda genel hüküm olan TTK 54.2'nin gözardı edilmesine ve ileride ortaya çıkacak yeni haksız rekabet türlerinin de 55. maddede sayılan haksız rekabet hallerinden birisinin kapsamı içine sokulması yolunda gereksiz bir çaba gösterilmesine yol açabilir.
| | |
|